People can take everything away from you -İnsanlar senden her şeyi alabilir But they can never take away your truth -Ama asla senin gerçeklerini alamazlar But the question is… -Ama soru şu... Can you handle mine? -Sen benimkini tutabilir misin?
They say I'm crazy -Deli olduğumu söylerler I really don't care -Gerçekten umursamıyorum That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım They say I'm nasty -Edepsiz olduğumu söylerler But I don't give a damn -Ama lanet etmiyorum Getting boys is how I live -Erkekleri elde etmek benim yaşam tarzım Some ask me questions -Bazıları bana sorular sorar Why am I so real? -Neden bu kadar gerçeğim? But they don't understand me -Ama beni anlamıyorlar I really don't know the deal about my sister -Gerçekten kız kardeşimle ilgili olayı bilmiyorum Trying hard to make it right -Düzeltmek için çok çalışıyorum Not long ago -Çok zaman önce değil Before I won this fight -Ben bu savaşı kazanmadan önce
--Nakarat-- Everybody's talking all this stuff about me -Herkes benim hakkımda bir şeylerden bahsediyor Why don't they just let me live? -Neden yaşamama izin vermiyorlar? I don't need permission, make my own decisions (OH!) -İzne ihtiyacım yok, kendi kararlarımı veririm (OH!) That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım
(it's my prerogative) -(o benim ayrıcalığım)
It's the way that I wanna live (it's my prerogative) -Bu istediğim yaşama şekli (o benim ayrıcalığım) You can't tell me what to do -Bana ne yapacağımı söyleyemezsin Don't get me wrong -Beni yanlış algılama
I'm really not souped
Ego trips is not my thing -Egoyu tatmin eden hareketlerle işim olmaz All these strange relationships really gets me down -Tüm bu garip ilişkiler gerçekten beni üzüyor I see nothing wrong in spreading myself around -Kendimi etrafa saçmakta yanlış bir şey görmüyorum
Everybody's talking all this stuff about me -Herkes benim hakkımda bir şeylerden bahsediyor Why don't they just let me live? -Neden yaşamama izin vermiyorlar? I don't need permission, make my own decisions (OH!) -İzne ihtiyacım yok, kendi kararlarımı veririm That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım
Everybody's talking all this stuff about me -Herkes benim hakkımda bir şeylerden bahsediyor Why don't they just let me live? -Neden yaşamama izin vermiyorlar? I don't need permission, make my own decisions (OH!) -İzne ihtiyacım yok, kendi kararlarımı veririm That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım
It's the way that I wanna live (it's my prerogative) -Bu istediğim yaşama şekli (bu benim ayrıcalığım) You can't tell me what to do -Bana ne yapacağımı söyleyemezsin
Why can't I live my life -Neden hayatımı yaşayamıyorum Without all of the things that people say -İnsanların söyledikleri tüm bu şeyler olmadan
oh oh Oh!
Everybody's talking all this stuff about me -Herkes benim hakkımda bir şeylerden bahsediyor Why don't they just let me live? -Neden yaşamama izin vermiyorlar? I don't need permission, make my own decisions (OH!) -İzne ihtiyacım yok, kendi kararlarımı veririm That's my prerogative (they say i am crazy) -Bu benim ayrıcalığım (deli olduğumu söylerler)
Everybody's talking all this stuff about me -Herkes benim hakkımda bir şeylerden bahsediyor Why don't they just let me live? (they say I'm nasty) -Neden yaşamama izin vermiyorlar? (edepsiz olduğumu söylerler) I don't need permission, make my own decisions (OH!) -İzne ihtiyacım yok, kendi kararlarımı veririm That's my prerogative -Bu benim ayrıcalığım (it's my prerogative) -o benim ayrıcalığım
My Prerogative Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? My Prerogative Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın:
My Prerogative Çeviri için Komoçotoko'dan Gelenler