Akor Tab Söz Çeviri Anasayfası
Akor|Tab|Söz|Nota Arşivi
Gitar Akorları | Tab,Söz ve Nota Anasayfası | En Yeni Şarkılar | En Popüler Şarkılar | Akor Cetveli

Bilgiler
 
Seslendiren ve Şarkı: Cem Karaca - Şeyh Bedreddin Destanı
Biçim: Şarkı Sözleri - HİÇBİRİ
Tarih: 26 Ekim 2008 Pazar
Gönderen: ohara
Toplam Okuyan: 969 kişi
Bu Ay Okuyan: 19 kişi
Bu Hafta Okuyan: 3 kişi
 
Beğendiniz mi? Şeyh Bedreddin Destanı Sözleri sayfasını Şimdi paylaşın:
DİKKAT!
Şeyh Bedreddin Destanı Sözleri sayfasını düzgün görüntüleyemiyor olabilirsiniz.
Eğer böyle bir sıkıntınız varsa tıklayın.

Cem Karaca - Şeyh Bedreddin Destanı - Sözleri


Puanlama:
 (0 kişi)


Metin boyutu: ( + Büyült ) ( - Küçült)   

Sıcaktı, 
sıcak. 
Sapı kanlı, demiri kör bir bıçaktı 
sıcak 
Sıcaktı. 
Bulutlar doluydular, 
Bulutlar boşanacak 
boşanacaktı. 
O kımıldanmadan baktı, 
kayalardan 
iki gözü iki kartal gibi indi ovaya. 
Orda en yumuşak, en sert 
en tutumlu, en cömert, 
en seven, 
en büyük, en güzel kadın; 
TOPRAK Nerdeyse doğuracak doğuracaktı. 


Sıcaktı. 
Baktı Karaburun Dağlarından O 
Baktı bu toprağın sonundaki ufka çatarak kaşlarını; 
Kırlarda çocuk başlarını kanlı gelincikler gibi koparıp, 
Çırılçıplak çığlıkları sürükleyip peşinde, 
Bes tuğlu bir yangın geliyordu karşıdan ufku sarıp. 
Bu gelen Şehzade Murat'tı 
Hükmü Humayun sadır olmuştu ki Şehzade Murat'ın ismine 
Aydın eline varıp Bedreddin halifesi mühid Mustafa'nın başına ine. 
Sıcaktı. 
Bedreddin halifesi mühid Mustafa baktı, 
baktı köylü Mustafa 
baktı korkmadan, kızmadan, gülmeden. 
Baktı dimdik dosdoğru. 
Baktı O. 
En yumuşak, en sert, 
en tutumlu, en cömert, 
en seven, 
en büyük, en güzel kadın; 
TOPRAK Nerdeyse doğuracak doğuracaktı. 
Baktı Bedreddin yiğitleri kayalardan ufka baktılar. 
Gitgide yaklaşıyordu bu toprağın sonu fermanlı bir ölüm kuşunun kanatlarıyla. 
Bu kayalardan bakanlar,onu 
üzümü, inciri, narı; 
tüyleri baldan sarı, 
sütleri baldan koyu davarlan, 
ince belli aslan yeleli atlarıyla, 
duvarsız ve sınırsız bir kardeş sofrası gibi açmıştılar. 
Sıcaktı. 
Baktı. 
Bedreddin yiğitleri baktılar ufka... 
en yumuşak, en sert, 
en tutumlu, en cömert, 
en seven, 
en büyük, en güzel kadın; 
TOPRAK Nerdeyse doğuracak, doğuracaktı. 
Sıcaktı. 
Bulutlar doluydular. 
Nerdeyse tatlı bir söz gibi ilk damla düşecekti yere 
Birdenbire 
kayalardan dökülür, gökten yağar, yerden biter gibi, 
bu toprağın verdiği en son eser gibi 
Bedreddin yiğitleri şehzade ordusunun karşısına çıktılar. 
Dikişsiz ak tibaslı baş açık, yalnayak ve yalınkılıçlılar. 
Mübalağa cenkolundu. 
Aydının Türk köylüleri, 
sakızlı Rum gemiciler, 
Yahudi esnaflan, 
onbin mühim yoldaşı Börklüce Mustafanın 
düşman ormanına onbin balta gibi daldı. 
Bayrakları al, yeşil, 
kalkanları kakma, tolgası tunç saflar pare pare edildi ama, 
Boşanan yağmur içinde gün inerken akşama 
onbinler ikibin kaldı, 
Hep bir ağızdan türkü söyleyip, 
hep beraber sulardan çekmek ağı, 
demiri oya gibi işleyip hep beraber, 
hep beraber sürebilmek toprağı, 
ballı incirleri hep beraber yiyebilmek, 
yarin yanağından gayri her şeyde,her yerde hep beraber diyebilmek için 
Onbinler verdi sekizbinini... 


Yenildiler 
Yenenler, yenilenlerin dikişsiz akgömleğinde sildiler 
Ve hep beraber söylenen bir türkü gibi, kılıçlarının kanını. 
Hep beraber kardeş elleriyle işlenen toprak 
Edirne sarayında damızlanmış atların eşildi nallarıyla. 
Tarihsel, sosyal, ekonomik şartların zaruri neticesi bu. 
DEME... 
Bilirim 
O dediğin nesnenin önünde kafamla eğilirim. 
Ama bu yürek 
O bu dilden anlamaz pek. 
O "Hey gidi kanbur felek, hey gidi kahpe devran hey", der. 
Ve teker teker, 
Bir an içinde, 
Omuzlarında dilim dilim kırbaç izleri, yüzleri kan içinde. 
Geçer çıplak ayaklarıyla yüreğime basarak, 
geçer Aydın ellerinden Karaburun mağlupları. 
Dostlar 
biliyorum 
Dostlar 
biliyorum nerde, ne haldedir O. 
Biliyorum gitti gelmez bir daha. 
Biliyorum bir deve hörgücünde, kanayan bir çarmıha, çırılçıplak bedeni mıhlıdır 
kollarından. 
Dostlar bırakın beni, bırakın beni 
Dostlar bir varayım göreyim Bedreddin kullarından Börklüce Mustafayı Mustafayı. 
Boynu vurulacak ikibin adam, Mustafa ve çarmıhı. 
Cellat kütük ve satır herşey hazır herşey tamam. 
Kızıl sırma işlemeli bir başa, altın üzengiler, kır bir at. 
Atın üstünde kalın kaşlı bir çocuk, Amasya padişahı şehzade Sultan Murat. 
Ve yanında onun bilmem kaçıncı tuğuna ettiğim Bayezid paşa 


Satırı çaldı cellat 
Çıplak boyunlar yandı nar gibi, 
yeşil bir daldan düşen elmalar gibi birbiri ardına düştü başlar. 
Ve her baş düşerken yere. 
Çarmıhından Mustafa 
baktı son defa. 
Ve her yere düşen başın kılı depremedi; 
İRİŞ DEDE SULTANIM İRİŞ dedi bir, 
Başka bir söz demedi.

Şeyh Bedreddin Destanı Sözleri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır.
http://www.akormerkezi.com


İçerik Kısa Linki:


Beğendiniz mi? Şeyh Bedreddin Destanı Sözleri sayfasını Şimdi paylaşın:


Şeyh Bedreddin Destanı Sözleri için Komoçotoko'dan Gelenler
Aramalar: akor merkezi şeyh bedreddin destanı, Cem karaca, şeyh bedrettin destanı sözleri, cem karaca şeh bedrettin dinle, cem karacanın sert sözleri, şeyh bedrettin destanı video, Cem Karaca - Şeyh Bedreddin Destanı klip, cem karacadan türkü dinle , şeyh bedreddin destanı dinle, 0h
Cem Karaca - Şeyh Bedreddin Destanı için Kullanıcı Görüşleri

Henüz buraya yazan çizen olmamış. Yorum yapmak için buraya tıklayabilirsiniz.


Siz de Görüş Bildirin

Yorum yazma alanı Akor Merkezi üyelerine özel bir bölümdür. (Giriş Yap / Üye Ol / Şifremi Hatırlat)


Anket
contr soruyor:
Türkçe Rap'te üstad kim ?









Sonuçlar | Sonuçlar & Yorumlar
Yeni Anket | Anketler



AkorMerkezi.com © 2024
Gizlilik Politikası - Kullanım Koşulları - Kurallar - Son Yorumlar - Rastgele

GitarAkor.com kolonisidir. Derleme 0,05 saniye.