Evanescent like the scent of decay Çürük kokusu gibisi gözden kaybolan I was fading from the race Yarıştan sora kururdum When in despair, my darkest days Umutsuz olduğumda, karanlık günlerimde Ran amok and forged her face Deli gibi koştum ve unuttum onun yüzünü From the fairest of handmaidens to Hizmetçinin dürüstlüğünden A slick perverted wraith Sapık bir hayaletin düzlüğüne
Nymphetamine Bağımlılık
Heaving midst narcissus Orta nergis kaldıran On a maledict blanket of stars Yıldızlerın her şeyi kapsayan bir bedduasında She was all three wishes O üşünü de dilerdi Sex, sex, sex seks, seks, seks
A lover hung on her death row Onun ölüm sırasına bir aşık asıldı I was hooked on her disease Onun hastalığına takıldım
Highly strung like Cupid's bow İyice tel taktım Cupid'in yayı gibi Whose arrows hungered meat Kimin okları ete açlık duydu And the blinding flare of passion Ve tutkunun alevlenmesi kanattı In the shade of narrow streets Dar caddelerin gölgesinde Where their poison never rationed Nerede onların hiç paylaşılmamış zehri All the tips they left in me Beni terk eden okların uçları
Two tracks İki yol Bric-a-brac Biblolar Something passed between us Aramızdan biri geçti Like a bad crack Kötü bir gürültü gibi Upward-lit Yukarı doğru aydınlattı I'd met another kind Başka kralla tanışmak isterdim
Of rat Farenin In fact Gerçekte With every rome inside me İçimdeki her roma ile Licked and ransacked Yalanmış ve aranmış She haunted at the corners of my mind Zihnimin köşelerine uğradı
In black Siyahın içinde Cataracts Kataraktlar Wouldn't whitewash away Uzaktan badana yapmak ister misin? Her filthy smoke stack Onun kirli duman yığınını She burnt me like a furnace Beni bir fırın gibi yaktı For my future suicide Gelecek intiharım için
Lead to the river Nehire karşı liderlik Midsummer, I waved Yaz ortasında, dalgalandım A 'V'' of black swans Siyah kuğulardan bir 'VOn with hope to the grave Mezara karşı umutla birlikte All through Red September Baştan sona kırmızı eylül With skies fire-paved Ateşle kaldırıma döşenmiş gökyüzleriyle birlikte I begged you appear Sana yalvardım görünmen için Like a thorn for the holy ones Kutsal olanlar için bir diken gibi
Cold was my soul Soğuk olan ruhumdu Untold was the pain Anlatılmamış olan acıydı I faced when you left me Beni bıraktığında baktım A rose in the rain Yağmurda bir gül So I swore to the razor Bu nedenle yemin ettim usturaya That never, enchained Hiç zincirlenmemiş
Would your dark nails of faith İster miydin güveninin karanlık tırnaklarının Be pushed through my veins again Damarlarıma tekrar tümüyle bastırdığını
Bared on your tomb Kabrin açıldı I'm a prayer for your loneliness Ben yalnızlığının duacısıyım And would you ever soon Ve ister miydin Come above unto me? Yukarı bana gelmeyi? For once upon a time Sadece bir kereliğine From the binds of your lowliness Aşağılıklığının kızgınlığından I could always find Her zaman bulabilirdim The right slot for your sacred key Dinsel anahtarın için doğru delik
Six feet deep is the incision Yarığa gömülmüş In my heart, that barless prison Kalbimde, barsız hapishanede Discolours all with tunnel vision Tünel görüşlerinin tümüyle soldurulmuş Sunsetter Güneşi batıran Nymphetamine Bağimlılık Sick and weak from my condition Hasta ve zayıf bir haldeyim This lust, a vampyric addiction Şehvet, vampirik bir bağımlılık To her alone in full submission Sergilediği yalnızlığına
None better En iyisi yok Nymphetamine Kadına bağımlılık
Wracked with your charm Cazibenle enkaz oldum I am circled like prey Bir av gibi çembere alındım Back in the forest Ormanın derinliklerinde
Where whispers persuade Nerede ikna edici fısıltılar More sugar trails Daha çok tatlı izler More white lady laid Daha çok betaz kadın yatırdı Than pillars of salt Tuzlu sütunlardan
Fold to my arms Kıvrımlı kollarım Hold their mesmeric sway Büyüleyici salınmalarını tuttu And dance her to the moon Ve dans etti ay üstünde As we did in those golden days Altın günlerinde yaptığımız gibi
Christening stars Vaftiz eden yıldızlar I remember the way Hatırlıyorum yöntemini We were needle and spoon İğne ve kaşıktık Mislaid in the burning hay Kayıp ve yanmış saman
Bared on your tomb Kabrin açıldı I'm a prayer for your loneliness Ben yalnızlığının duacısıyım And would you ever soon Ve ister miydin Come above unto me? Yukarı bana gelmeyi? For once upon a time Sadece bir kereliğine From the binds of your lowliness Aşağılıklığının kızgınlığından I could always find Her zaman bulabilirdim The right slot for your sacred key Dinsel anahtarın için doğru delik
Six feet deep is the incision Yarığa gömülmüş In my heart, that barless prison Kalbimde, barsız hapishanede Discolours all with tunnel vision Tünel görüşlerinin tümüyle soldurulmuş Sunsetter Güneşi batıran Nymphetamine Bağimlılık Sick and weak from my condition Hasta ve zayıf bir haldeyim This lust, a vampyric addiction Şehvet, vampirik bir bağımlılık To her alone in full submission Sergilediği yalnızlığına
Sunsetter Güneşi batıran Nymphetamine (Nymphetamine) Bağımlılık None better Daha iyisi yok Nymphetamine Güzel bir kadına bağımlılık
Two tracks İki yol Bric-a-brac Biblolar Something passed between us Aramızdan biri geçti Like a bad crack Kötü bir gürültü gibi Upward-lit Yukarı doğru aydınlattı I'd met another kind Başka kralla tanışmak isterdim
Of rat Farenin In fact Gerçekte With every rome inside me İçimdeki her roma ile Licked and ransacked Yalanmış ve aranmış She haunted at the corners of my mind Zihnimin köşelerine uğradı
In black Siyahın içinde Cataracts Kataraktlar Wouldn't whitewash away Uzaktan badana yapmak ister misin? Her filthy smoke stack Onun kirli duman yığınını She burnt me like a furnace Beni bir fırın gibi yaktı For my future suicide Gelecek intiharım için
Nymphetamine (Overdose) Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? Nymphetamine (Overdose) Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın:
Nymphetamine (Overdose) Çeviri için Komoçotoko'dan Gelenler