Never in all of my life
-Hayatım boyunca asla
Have I seen eyes as empty as these streets of my city
-Gözlerini şehrimin sokakları kadar boş görmedim
on a Saturday night,
-Bir cumartesi gecesinde
all the green of your eyes says "Go, leave it all behind."
-Gözlerinin tüm yeşilliği 'Git, her şeyi arkanda bırak.' diyor
But I don't need to be reminded a change is gonna come.
-Ama bir değişikliğin olacağının hatırlatılmasına gerek yok.
I can feel it on the tip of your tongue.
-Bunu dilinin ucunda hissedebiliyorum.
And I feel alive.
-Ve yaşadığımı hissediyorum.
We met up once we'd settled the sun
-Güneş doğmadan önce buluştuk
Between the heat and the work week
-Sıcağın ve iş haftasının ortasında
the fear is we could use some sleep
-Uyuyabilirdik korku buydu
but sleep to the superfluous man means better use for beds
-Ama uyku gereksiz adamlar içindir yani yatakta yatmaktan biraz daha iyi
and I'll bet I'm coming home alone tonight.
-Ve bahse girerim bu gece eve yalnız döneceğim.
I don't need to be reminded that this is how it was.
-Neden böyle olduğunun anlatılmasına gerek yok.
I moved on, I passed a billboard down my block
-Yürüdüm, dairemin aşağısındaki reklam tabelalarını geçtim
that asks if I've had enough, and aloud I say "I've had too much,"
-Bana yeterince içtin mi diye soranların ve bağırarak 'Çok fazla doydum' dedim
when the truth is, I'm just getting started.
-Gerçek buyken, ben daha yeni başlıyordum.
Now all the barlights are blinking in time
-Şimdi tüm bar ışıkları bana göz kırpıyor
to Mexican music, it's taunting the pavement
-Meksika müziğiyle, kaldırımda dalga geçiyorlar
and I feel alive.
-Ve yaşadığımı hissediyorum.
One of us sings, and one of us drinks,
-Birimiz şarkı söylüyor ve birimiz içiyor
and one of us has nothing at all.
-Ve diğerimiz aslında hiçbir şey yapmıyor.
So he calls us all sheep
--Bu yüzden o bize ezik diyor
I'm the Little Bo Peep of the bunch.
-Ben gruptaki Küçük Bo Peep'im
(I take their tales and I'm ready to go)
-(Hikâyelerini öğrendim ve gitmeye hazırım)
The he swears he's gotta take this call
-O bu çağrıya ihtiyacı olduğuna dair yemin ediyor
Man, I get scared he's gonna leave us too soon.
-Adamım, korkuyorum ki bizi çok yakında terk edecek.
We were the get rich quick kids,
-Biz zengin hızlı çocuklar olmak isterdik
We never got it right
-Asla tam olarak olamadık
So we settled for the center of town
-Bu yüzden şehir merkezinde otururduk
Where all the rich white kids is out looking for a fight
-Zengin beyaz çocukların kavgaya hazır göründükleri
got the blond one staring me down.
-Sarışın olanının bana gözlerini diktiği yerde.
And I really wanna take a swing
-Ve gerçekten bir yumruk savurmak isterdim
I can't help but remember James Dean
-Yapamazdım ama James Dean'ı hatırla
See we are part of the few who agree
-Biz anlaşan birkaç kişiydik
that hey, he lived life fast
- o hayatı hızlı yaşadı
but he died.
-Ama o öldü.
He died.
-O öldü.
He died.
-O öldü.
Me, I'm gonna live forever.
-Ben, sonsuza dek yaşamak isterdim.
Now all the barlights are blinking in time
-Şimdi tüm bar ışıkları bana göz kırpıyor
to Mexican music, it's taunting the pavement
-Meksika müziğiyle, kaldırımda dalga geçiyorlar
and I feel alive.
-Ve yaşadığımı hissediyorum Barlights Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? Barlights Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın: