Juujun souna shitsuji de "kochira e" to michibikare
Kairo no hi wo tsukete "aka o migi ni" to itta
Kowareta kaitentobira yuka ni wa gokurakuchouka
Jusu no kabe wo hau taranchura kibisu kaeshi waratta
Where're you going? Baby
Nire no yuriisu de matte nanatsu wo kazoeru made me wo akenaide
(pret une) Kubisuji ni yoru no shizuku ga koe ni dekinai hodo
(deux) Nejishiki tsumiki no shirode yubi no sukima e to
(trois) Karamiatta kumo no ito wa kono mama zutto
Agari dashita sunadokei 9095 (ninety-ninety five)... 5...
Nagai kairou ni hibiku "dokoka deatta deshou ka?"
"Ao wa aka no hidari ni"
Sabi tsuita tenshi no hane baku ga suteta kinou no yume
Saki wa te no naru hou e mekakushi wo shite
Who are you? Tell me baby
Sore wa daremo utsuranai kagami no naka ni sono te wo ireru toki
(et quatre) Senaka made jakou no kaori atsui kokyu no uta
(cinq) Kuuhaku ni ukabu hitomi yurusarenai no nara
(six) Sono namida ga ikikaettara doushite motto
Mezamete yuku kasekitachi 9095 (ninety-ninety five)... 95
Mou nanimo sagasanaide soba ni iru kara
Me wo akete shimatta no nara modorenakutemo
Soredemo ii no nara sotto
(pret une) Kubisuji ni yoru no shizuku ga koe ni dekinai hodo
(deux) Nejishiki tsumiki no shiro de yubi no sukima e to
(trois) Karamiatta kumo no ito wa kono mama zutto
Agari dashita sunadokei 9095 (ninety-ninety five)...
(et quatre)Senaka made jakou no kaori atsui kokyu no uta
(cinq) Kuuhaku ni ukabu hitomi yurusarenai no nara
(six) Sono namida ga ikikaettara doushite motto
Mezamete yuku kasekitachi 9095 (ninety-ninety five)...
İngilizce & English
The manager who seems obliging guides us by saying 'this way',
Turning on the light on the long hallway, she says 'Red to the right',
The destroyed revolving door; blissful artifical flowers on the floor,
I passed the setted wall as if I energy to pass through it
Where're you going baby?
I wait on this chair; don't open your eyes until I count to seven
Pret un, the dewdrops of night on your neck; to the extent that you lost your voice,
Deux, from the mechanical treets to between your fingers,
Trois, the spider web which entangles and entangles like this, continously,
The sandclock which started to go backwards to 9095
The noise that echoes throughout the long hallway, 'Have we met before?',
'The blue to the left of the red',
The rusted angel's wings; yesterday's dream that has been deferred,,
Concealing your eyes from the direction of the claps
Who are you? Tell me baby,
You won't show it to anyone, even if you put your hands on the mirror
Et quatre, the scent of nostalgia even on your back, your hot breath,
Cinq, the eyes which rise even in the darkness; if it's not permitted,
Six, if your tears are reviving, then somehow,
The remains which slowly come to live in 9095
Don't try to find anything more than this for I'll be by your side,
Even though you can't go back once you have opened your eyes,
If you still like it then, silently,
Pret un, the dewdrops of night on your neck; to the extent that you lost your voice,
Deux, from the mechanical treets to between your fingers,
Trois, the spider web which entangles and entangles like this, continously,
The sandclock which started to go backwards to 9095
Et quatre, the scent of nostalgia even on your back, your hot breath,
Cinq, the eyes which rise even in the darkness; if it's not permitted,
Six, if your tears are reviving, then somehow,
The remains which slowly come to live in 9095
Türkçe & Turkish
Zorluyormuş gibi görünen idareci �bu yoldan� diyerek bize yol gösteriyor,
Uzun geçitteki ışığı açarken, sağ taraf için kırmızı diyor.
Harabeye dönmüş kapı; zeminde mutluluk verici yapma çiçekler,
Kurulan duvardan, sanki onu aşmak için çaba sarfediyormuşcasına geçtim.
Nereye gidiyorsun bebeğim?
Bu sandalyede bekliyorum; ben 7�ye kadar sayana dek gözlerini açma.
Bir; boynundaki gecenin çiy damlaları; kısılan sesinin genişliğine,
İki; mekanik kımıldanmalardan parmaklarının arasına,
Üç; bunun gibi sürekli olarak karma karışık eden örümcek ağı,
9095�e geri dönmeye başlayan kum saati�
Uzun geçitte yankılanan ses:�Daha önceden karşılaşmış mıydık?�
�Kırmızının soluna mavi�,
Meleğin pas tutmuş kanatları; ertelenmiş dünün hayali,
Alkışların geldiği yönden gözlerini kapamak�
Kimsin sen? Söyle bana bebeğim,
Ellerini aynaya koysan bile, onu kimseye göstermeyeceksin.
Dört; arkanda, hatta senin sıcak nefesinde olan nostaljinin (eskinin) kokusu�
Beş; karanlıkta bile gözüken gözler; eğer izin verilmezse,
Altı; eğer gözyaşların yeniden canlanıyorsa; o zaman her nasılsa,
Yavaşça 9095�de yaşamaya gelen kalıntılar...
Senin yanında olacağım için bundan fazlasını bulmaya çalışma,
Bir defa geriye gidememene rağmen gözlerini açtın,
Eğer hala öyleysen,o zaman usulca;
Bir; boynundaki gecenin çiy damlaları; kısılan sesinin genişliğine,
İki; mekanik kımıldanmalardan parmaklarının arasına,
Üç; bunun gibi sürekli olarak karma karışık eden örümcek ağı,
9095�e geri dönmeye başlayan kum saati�
Dört; arkanda, hatta senin sıcak nefesinde olan nostaljinin (eskinin) kokusu�
Beş; karanlıkta bile gözüken gözler; eğer izin verilmezse,
Altı; eğer gözyaşların yeniden canlanıyorsa; o zaman her nasılsa,
Yavaşça 9095�de yaşamaya gelen kalıntılar...
Kowareta Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? Kowareta Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın: