There's a fragile game we play,
Hassas bir oyun var oynadığımız,
With the ghosts of yesterday.
Geçmişin hayaletleriyle.
If we can't let go, we'll never say goodbye.
Eğer bırakamazsak hiçbir zaman vedalaşamayacağız.
No trace of what remains,
Kalanlardan hiçbir iz yok,
No stones to mark the graves.
Mezarlara dikecek hiçbir taş yok.
Only memories we thought we could deny..
Sadece inkar edebileceğimizi düşündüğümüz hatıralar..
There was so much more to lose,
Kaybedecek daha çok şey vardı,
Than the pain I put you through.
Benim sana yaşattığım acıdan.
In my carelessness I left you in the dark.
Dikkatsizliğim yüzünden seni karanlıkta bıraktım.
And the blood may wash away,
Ve kan yıkanıp temizlenebilir,
But the scars will never fade.
Ama yaralar hiçbir zaman solmayacak.
At least I know somehow I made a mark.
En azından her nasılsa bir iz bıraktığımı biliyorum.
In the dark,
Karanlığın içinde,
In the light,
Aydınlığın içinde,
Nothing left,
Hiçbir şey kalmadı,
Nothing right.
Hiçbir şey doğru değil.
In the dark,
Karanlıkta,
In the light,
Işıkta,
Nothing left,
Geriye hiçbir şey kalmadı,
Nothing right.
Doğru birşey kalmadı.
In the dark,
Karanlığın içinde,
In the light,
Aydınlığın içinde,
Nothing left,
Hiçbir şey kalmadı.
Nothing right.
Hiçbir şey doğru değil.
In the dark,
Karanlıkta,
In the light,
Işıkta,
Nothing left,
Geriye hiçbir şey kalmadı.
Nothing right.
Doğru birşey kalmadı.
Mark The Graves Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır.
http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? Mark The Graves Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın: