There were days when each hour was a war I fought to survive
Günler vardı, her saati savaş olan, hayatta kalmak için savaştığım
There were nights full of nightmares and I dreaded closing my eyes
Geceler vardı kabuslarla dolu olan ve gözlerimi kapatmaktan ürktüğüm
There were skies that burst open with a downpour to drown me alive
Gökyüzleri vardı, beni sağnak yağmurda canlı boğmak için açılıveren
But the world took a spark like a match in the dark
Ama dünya kıvılcımı karanlıktaki kibrit gibi aldı
And the fire brought me to life
Ve ateş beni hayata döndürdü
So I'm fanning the flames to climb so high
Bu yüzden çok yukarı tırmanmak için alevleri körüklüyorum
'Cause theres no other way we can stay alive
Çünkü hayatta kalmak için başka bir yol yok
'Cause we're burning bright
Çünkü biz parlak yanıyoruz
As we all unite
Hepimizin birleşmesi gibi
And when it's all said and done
Ve hepimiz her şeyi söylediğinde ve yaptığında
We'll shine like the sun
Güneş gibi parlayacağız
So don't let the fire die
O zaman ateşin sönmesine izin verme
And we'll watch the sky
Ve biz gökyüzünü izleyeceğiz
As it fills with light
Işıkla dolana kadar
And though the embers are new
Ve yine de tüm közler yeni
Whatever you do, just don't let the fire die
Ne yaparsan yap, sadece ateşin sönmesine izin verme
And you'll find there'll be mornings
Ve sen bulacaksın, başka sabahlar olacak
When the ashes and embers are cold
Küller ve közler soğuk olduğu zaman
But you'll fight with a passion
Ama sen tutkuyla savaşacaksın
And you'll never stop 'cause you know
Ve sen asla durmayacaksın çünkü biliyorsun
Yeah you know, it gets better
Evet biliyorsun, bu iyi olacak
And your story is yet to be told
Ve senin hikayen artık anlatılabilinir
Every push, every shove, every war, every love
Her hamle, her itiş, her savaş, her aşk
Yeah, the coals are beginning to glow
Evet, kömürler parlamaya başlıyor
So I'm fanning the flames to climb so high
Bu yüzden çok yukarı tırmanmak için ateşi körüklüyorum
'Cause theres no other way we can stay alive
Çünkü hayatta kalmak için başka bir yol yok
'Cause we're burning bright
Çünkü biz parlak yanıyoruz
As we all unite
Hepimizin birleşmesi gibi
And when it's all said and done
Ve hepimiz her şeyi söylediğinde ve yaptığında
We'll shine like the sun
Güneş gibi parlayacağız
So don't let the fire die
O zaman ateşin sönmesine izin verme
And we'll watch the sky
Ve biz gökyüzünü izleyeceğiz
As it fills with light
Işıkla dolana kadar
And though the embers are new
Ve yine de tüm közler yeni
Whatever you do, just don't let the fire die
Ne yaparsan yap, sadece ateşin sönmesine izin verme
Don't let the fire die
Ateşin sönmesine izin verme
It gets better
Daha iyi olacak
Just don't let the fire die, no
Sadece ateşin sönmesine izin verme, hayır
'Cause we're burning bright (burning bright)
Çünkü biz parlak yanıyoruz (parlak yanıyoruz)
As we all unite
Hepimizin birleşmesi gibi
And when it's all said and done
Ve hepimiz her şeyi söylediğinde ve yaptığında
We'll shine like the sun
Güneş gibi parlayacağız
So don't let the fire die
O zaman ateşin sönmesine izin verme
And we'll watch the sky (watch the sky)
Ve biz gökyüzünü izleyeceğiz (gökyüzünü izleyeceğiz)
As it fills with light
Işıkla dolana kadar
And though the embers are new
Ve yine de tüm közler yeni
Whatever you do, just don't let the fire die
Ne yaparsan yap, sadece ateşin sönmesine izin verme
And though the embers are new
Ve yine de tüm közler yeni
Whatever you do, just don't let the fire die
Ne yaparsan yap, sadece ateşin sönmesine izin verme
Don't let the fire die.
Ateşin sönmesine izin verme.
Embers Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? Embers Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın: