When I was a kid the things I did were hidden under the grid
Ben çocukken yaptığım şeyler bir çitin altında gizliydi
Young and naive I never believed that love could be so well hid.
Genç ve saf birisi olarak aşkın çok iyi gizlenebildiğine hiç inanmadım
With regret I'm willing to bet and say the older you get
Üzülerek söylemek ve bahse girmek istiyorum ki sen yaşlandıkça
It gets harder to forgive and harder to forget.
Affetmek ve unutmak daha zor hale geliyor
It gets under your shirt like a dagger at work.
İş gören bir hançer gibi gömleğini delip geçiyor
The first cut is the deepest but the rest still flipping hurt.
İlk kesiş en derin olanıdır ama sonraki yine de hafif acıtıyor
You build your heart of plastic,
Kalbini plastikten yapıyorsun
Get cynical and sarcastic,
Alaycı ve iğneleyici oluyorsun
And end up in the corner on you're own.
Ve sonunda kendini bir köşede yalnız buluyorsun
Cos I'd love to feel love but I can't stand the rejection.
Çünkü aşkı hissetmeyi severim ama reddedilmeye dayanamam
I hide behind my jokes as a form of protection.
Bir tür korunma biçimi olarak şakalarımın arkasına saklanırım
I thought I was close but under further inspection,
Yakın olduğumu zannettim ama daha fazla denetim altında
It seems I've been running in the wrong direction... oh no
Yanlış yönde koşuyormuşum gibi görünüyor…oh hayır
So what's the point in getting your hopes up,
O halde umutlarını yükseltmedeki fayda nedir
When all you're ever getting is choked up.
Şimdiye kadar kazandığın herşey tıkanıp kalınca
When you're coked up
Sersemlemiş gibi olduğunda
And can't remember the reason why you broke up,
Ve ilişkiyi neden bitirdiğini hatırlayamadığın zaman
You call her in the morning
Sabahleyin onu çağırırsın
When you're coming down and falling like an old man on the side of the road.
Yıkıldığın ve yolun kenarındaki yaşlı bir adam gibi düştüğün zaman
Cos when you're apart you don't want to mingle.
Çünkü sen ayrıyken katılmak istemezsin
When you're together you want to be single.
Birlikte olduğun zaman tek başına olmak istersin
Ever the chase to taste the kiss of bliss
Hep mutluluk öpücüğünü tatmanın peşinde koşmaktır
That made your heart tingle.
Kalbini ürperten…
How much greener the grass is
Çimen ne kadar da daha yeşil
With those rose tinted glasses
Şu hafifçe pembeye boyanmış camlarla
But the butterflies they flutter by and leave us on our arses.
Ama kelebekler kanat çırparlar ve bizi kıçımızın üstünde bırakırlar
Cos I'd love to feel love but I can't stand the rejection.
Çünkü aşkı hissetmeyi severim ama reddedilmeye dayanamam
Hide behind my jokes as a form of protection.
Bir tür korunma biçimi olarak şakalarımın arkasına saklanırım
I thought I was close but under further inspection,
Yakın olduğumu zannettim ama daha fazla denetim altında
It seems I've been running in the wrong direction.
Öyle görünüyorki yanlış yönde koşmaktayım
There's fish in the sea for me to make a selection.
Denizde,seçim yapmam için bir balık var
I'd jump in if it wasn't for my ear infection.
Kulağımda enfeksiyon olmasaydı denize dalardım
Cos all I want to do is try to make a connection.
Çünkü bütün yapmak istediğim bağlantı kurmaya çalışmak
It seems I've been running in the wrong direction, oh oh
Öyle görünüyorki yanlış yönde koşmaktayım…oh oh
Oh I'd love to feel love but I can't stand the rejection,
Oh,aşkı hissetmeyi severim ama reddedilmeye dayanamam
I hide behind my jokes as a form of protection.
Bir tür korunma biçimi olarak şakalarımın arkasına saklanırım
I thought I was close but under further inspection,
Yakın olduğumu zannettim ama daha fazla denetim altında
It seems I've been running in the wrong direction.
Öyle görünüyorki yanlış yönde koşmaktayım
I'd love to feel love but I can't stand the rejection.
Aşkı hissetmeyi severim ama reddedilmeye dayanamam
I hide behind my jokes as a form of protection.
Bir tür korunma biçimi olarak şakalarımın arkasına saklanırım
I thought I was close but under further inspection,
Yakın olduğumu zannettim ama daha fazla denetim altında
It seems I've been running in the wrong direction, oh oh
Öyle görünüyorki yanlış yönde koşmaktayım…oh oh
It seems like I'm running in the wrong direction, ohh
Yanlış yönde koşuyormuşum gibi görünüyor…oh oh
Seems like I'm running in the wrong direction, ohh
Yanlış yönde koşuyormuşum gibi görünüyor…oh oh
Well it seems I've been running in the wrong direction, oh no
Evet öyle görünüyorki yanlış yönde koşmaktayım,oh hayır
Seems I've been running in the wrong direction...
öyle görünüyorki yanlış yönde koşmaktayım….
Ahmet Kadı
The Wrong Direction Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? The Wrong Direction Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın:
The Wrong Direction Çeviri için Komoçotoko'dan Gelenler