Who wouldn't want a good girl, a soft hand, A gentle woman for a gentleman? He said, "It's been fine so far but after a while I want more than a soft style. I want some slashes To go with those long eyelashes." And so the bedroom became the black room But a year later he wanted something more, Something I wasn't quite prepared for. He said, "Every woman has an itch And every nice girl secretly wants to switch."
Kim iyi bir kız,nazik bir el istemez ki, Bir beyefendi için nazik bir kadın? O,''bu zamana kadar iyiydi ama bir süre sonra yumuşak bir tarzdan daha fazlasını istiyorum. Bu uzun kirpiklerle uyum için birkaç kesik istiyorum.'' dedi. Ve böylece yatak odası siyah oldu. Ama bir yıl sonra bir şey daha istedi. Tamamen hazır olmadığım bir şey. ''Her kadının bir hevesi vardır ve her kız içten içe değişmek ister.'' dedi.
***
"I like how the skins look on your white hands. I'd like you to deliver one of my demands." He said, "Every woman has an itch And every nice girl wants to switch." He led me in and lit the room with a hundred candles And said "God never gives you more than you can handle."
"Derilerin senin beyaz elindeki görüntüsünü seviyorum. İsteklerimden birini sana söylemek isterdim." "Her kadının bir hevesi vardır ve her kız içten içe değişmek ister." dedi. Beni içeri davet etti ve odayı yüzlerce mumla aydınlatmıştı. Ve,"Tanrı asla üstesinden gelebileceğinden daha fazlasını vermez."dedi.
***
I sat astride his chest, "It's just a thrill," he said, As he relaxed on the dark, dark bed, "it's just breath control." He whispered "Hold me here" and I did and his head fell back. He whispered "Press harder" and I did and his eyes rolled back. It's just breath control. Just breath control.
Bacaklarımı açarak göğsünün üzerine oturdum, "Bu heyecan verici."dedi. O karanlıkta rahatlarken,siyah yatakta,"Bu sadece nefes kontrolü." "Beni tut" diye fısıldadı ve tuttum ve kafası geri düştü. "Daha fazla bastır" diye fısıldadı ve yaptım ve gözleri geri döndü. Bu sadece nefes kontrolü.Nefes kontrolü.
***
I saw him go pale. I saw him seize up, I felt something creep up like a taste for this. Like a reward. A kind of love, A kind of lustmord. It was a minute then three then five then ten, He wasn't coming up again. I held on for twelve. I saw him seize and thrash and twist And when he was still, I lifted away my wrists And looked at my hands And tried to understand.
Onun soluklaştığını gördüm.Tutukluluk yaptığını gördüm, Ürpertici bir şey hissettim buna karşılık bir tat gibi. Bir ödül gibi. Bir tür aşk, Bir tür seks cinayeti. Bir dakikaydı sonra üç oldu sonra beş oldu sonra on, O geri gelmiyordu. 12'ye kadar bekledim. Tutuklu kaldığını gördüm,kıvrandığını ve büküldüğünü Ve o hala öyleyken,bileklerimi kaldırdım Ve ellerime baktım Ve anlamaya çalıştım.
***
"It's just a thrill" I said As he relaxed on the dark, dark bed. I sat aside his chest, "It's just a thrill," he said, "just a thrill. It's just breath control."
"Bu sadece heyecan verici." dedi. O karanlıkta rahatlarken,siyah yatakta Bacaklarımı açarak göğsünün üstüne oturdum, "Bu sadece heyecan verici."dedi. "Bu bir heyecan.Bu sadece nefes kontrolü."
***
When it was over, I slipped off the skins And drowned them in the river where we used to swim And a year later in a shop, I was stopped by a man. He said, "I know you're looking for something that's hard to find And I think I have what you have in mind." And he led me to a glass case And looked deep into my face... "It's just... control."
Bu bittiğinde,derileri sıyırdım Ve onları bir zamanlar yüzdüğümüz yere,nehre bıraktım Ve bir yıl sonra bir mağazada,adamın biri beni durdurdu. "Bulunması zor bir şeyi aradığını biliyorum Ve sanırım aklında ne olduğunu biliyorum." dedi. ve beni vitrine götürdü Ve yüzüme derince baktı... "Bu sadece...Kontrol."
Breath Control Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? Breath Control Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın:
Breath Control Çeviri için Komoçotoko'dan Gelenler