This is how it works
İşte böyle işliyor
It feels a little worse
Biraz kötü hissettiriyor
Than when we drove our hearse
Cenaze arabamızı sürdüğümüzde
Right through that screaming crowd
Çığlık atan kalabalığa doğru
While laughing up a storm
Bir fırtınaya gülerken
Until we were just bone
Sadece kemik kalıncaya dek
Until it got so warm
Çok sıcak olana kadar
That none of us could sleep
Hiç birimiz uyuyamaz
And all the styrofoam
Ve bütün köpükler
Began to melt away
Erimeye başlar
We tried to find some worms
Birkaç tane solucan bulmaya çalıştık
To aid in the decay
Çürümeye yardım etmek için
But none of them were home
Ama hiç biri evde değildi
Inside their catacomb
Yeraltı mezarlıklarının içinde
A million ancient bees
Bir milyon eski arı
Began to sting our knees
Dizlerimizi iğnelemeye başlar
While we were on our knees
Dizlerimizin üzerindeyken
Praying that disease
Bu hastalık için dua ederken
Would leave the ones we love
Bizi sevenler gidebilir mi
And never come again
ve bir daha hiç geri gelmesinler
On the radio
Radyoda
We heard November Rain
Sonbahar Yağmurunu duyduk
That solo's really long
Bu gerçekten uzun
But it's a pretty song
Ama sevimli bir şarkı
We listened to it twice
Şarkıyı iki kere dinledik
'Cause the DJ was asleep
Çünkü Dj uyuyordu
This is how it works
İşte böyle işliyor
You're young until you're not
Yaşlanana kadar gençsin
You love until you don't
Sevmeyi bırakana kadar seversin
You try until you can't
Denemeyi bırakabilene kadar denersin
You laugh until you cry
Ağlayana kadar gülersin
You cry until you laugh
Gülene kadar ağlarsın
And everyone must breathe
Ve herkes nefes almak zorunda
Until their dying breath
Nefesleri bitene dek
No, this is how it works
Hayır, işte böyle işliyor
You peer inside yourself
Kendi içinin yaşıtısın
You take the things you like
Hoşlandığın şeyleri alırsın
And try to love the things you took
Ve aldığın şeyleri sevmeye çalışırsın
And then you take that love you made
Ve sonra sevdiğin şeyi alırsın
And stick it into some
Ve birisine saplarsın
Someone else's heart
Başka birinin kalbine
Pumping someone else's blood
Başka birinin kanını pompolarsın
And walking arm in arm
Ve kol kola yürürsünüz
You hope it don't get harmed
Zarar görmemesini umarsın
But even if it does
Ama zarar görse bile
You'll just do it all again
Hepsini baştan tekrar yaparsın
And on the radio
Ve radyoda
You hear November Rain
Sonbahar Yağmurunu duyarsın
That solo's awful long
Korkunç uzunluktadır
But it's a good refrain
Ama nakaratı güzeldir
You listen to it twice
İki kere dinlersin
'Cause the DJ fell asleep
Çünkü Dj uyuya kalmıştır
On the radio
Radyoda
on the radio
Radyoda
on the radio
Radyoda On The Radio Çeviri, AkorMerkezi.com'da yayınlanmıştır. http://www.akormerkezi.com
İçerik Kısa Linki:
Beğendiniz mi? On The Radio Çeviri sayfasını Şimdi paylaşın: