Sanki bana yazılmış bir romandı öncelerde. Şimdi yok yerinde, gam-keder içinde. Toz pembe gelen herşey artık kaptı toz. Sus-düşün ama hayat sundu hep bi koz Yoz kafalarla süslü bir kafesteyiz. Buz kesen parmaklarla el kalemdeyim Seninleyim.benimle olmasanda ben seninleyim. Kurtar beni yada öldür bırakma . Gittiğimiz yoldan çoktan gelmiş bir insan var ve İnsan var dostuna düşman aynı anda evet bin pişman Falan pişman ,herşey ölüme dek sürekli olan . Gercek olan tek şey kara toprakta yaşanılan . Bittiğimiz yerde başlayan . Bir düşman var hep yaşayan . İsmi hayat vede cismi bayat. Ona bir soru sordum ; yanıt kurak .
Yok Vale. Bir halsizlik ayakarımda. Bir boşluk var şu kollarımda. Birşeyler var dudaklarımda, Konuşmalıyım ne olur dinle ... Tarifsizlik eşgalimden şeytanlar var şuan yanımda . Sansürlendim yardımın gerek bilmezmisin can yakıyorlar . Hüznü şiddetin doruklarında,güz mevsimin hudutlarında. Ben bi gardiyan tutukluğumda, olsam yinede bakmazmısın ? Bir kıpırtı var şuan derinde son yazıtların kalemlerimde. Sen yıldızdın şu matemimde ; kaydın olmadı tutamadım işte. Kabrim konulur, bedenim canlı. Aklım şüpheli, kalbim zanlı. Tahrikatların hep okunaklı seni unutmadım tövbeler aldı . Bir kafes bugün bir cansızlık . Dil dolştı ama anlamsızlık. loş ışıklara isyankarlık.kendi kendime bir yalnızlık . Yollar almış umutlarım var bohçalarında dermansızlık . Ah şu gözlerim kurtulmalılar günden güne hep mimleniyorlar. Perde çekmeyi hayallemiştim onlar yinede küçümsüyorlar . Sürüntülerde olmama rağmen gurbeti önüme perdeliyorlar.